Şeker’den ÖSYM’ye Tepki: “Soru Hattından Çalınan Emeklerin ve Hayatların Hesabını Ver ÖSYM!”
CHP İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker ÖSYM Başkalığı tarafından yapılan şaibeli sınavları Meclis gündemine taşıyarak “ÖSYM tepeden gelen emirlerle hiçbir bilimsel hazırlık yapmadan gelişigüzel sistem değişikliğine gitmeden önce eski sınavlarda yaşanan şaibelerin hesabını vermelidir” diyerek Meclis Başkanlığı’na bir araştırma önergesi sundu.
Ali Şeker, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) ülkemizde başta Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS), Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES), Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (YDS) ve yeni adı dün açıklanan Yükseköğretim Kurumları Sınavı gibi merkezi olarak yapılan hemen hemen tüm sınavların sorumlusu, hazırlayıcı ve uygulayıcısı olduğunu belirterek “ÖSYM’nin bugünlerde içinde bulunduğu yeni sınav sistemlerindeki arayış kadar, geçmiş sınavlarda yapılan usulsüzlüklerin de ortaya çıkarılması gençlerimizin geleceğe daha güvenle bakmaları ve resmi kurumlara güvenin yeniden inşa edilebilmesi için şarttır” dedi.
Gençlerimizin Geleceğe Güvenle Bakmalarını Sağlamalıyız
Ali Şeker, “Uzun yıllardır yapılan birçok sınavda usulsüzlüklerin yapıldığı, sınav sorularının çalındığı, belirli gruplara sınavlar yapılmadan önce soruların ve cevaplarının verildiği, kopya çekildiği gibi iddialar AKP iktidarı ile birlikte kamuoyu gündeminde sık sık yer almıştır. Ülkemizde milyonlarca insanın kaderini doğrudan etkilemiş olan ve etkilemeye devam eden ÖSYM Başkanlığı’nca yapılan bu sınavlarda ortaya atılan bütün bu iddiaların ayrıntılı olarak araştırılması gençlerimizin, ailelerinin ve kamuoyunun resmi kurumlara olan güveninin yeniden inşa edilebilmesi için şarttır. Geleceğimizi inşa edecek olan gençlerimizin geleceğe güvenle bakabilmesi ve karamsarlığa kapılmadan çalışmaya devam edebilmeleri için sağlıklı ve süreklilik arz edecek bir sınav sisteminin oluşturulması şarttır. Ancak bu sistem tepeden gelen bir emirle, gelişigüzel, hiçbir bilimsel ve sosyolojik ön hazırlık yapılmaksızın oluşturulamaz. Olması gereken konunun uzmanlarının, öğrencilerin, ailelerin, bilim insanlarının korkmadan görüş bildirebilecekleri bir platformun oluşturularak ülkemiz için en iyi sisteme karar verilmesidir” dedi.
KPSS Başarılı ve Temiz Bir Sınavdır Diyenler Neden Açıklama Yapmıyor?
ÖSYM Başkanlığı’nın düzenlemiş olduğu 2010 KPSS sınavından sonra, sınav sorularının sınavdan önce dışarıya sızdırılmış olacağı iddiaları üzerine YÖK Denetleme Kurulu tarafından incelenmişti. Yapılan incelemeler neticesinde 10-11 Temmuz 2010 tarihlerinde yapılan Kamu Personel Seçme Sınavı’nın (KPSS-Lisans) Eğitim Bilimleri Testi iptal edilmişti. Hazırlanan raporda 2010 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda Eğitim Bilimleri alanında yapılan sınavda sorulan 120 sorunun hepsine doğru cevap veren 350 adayın akrabalık ilişkilerine bakılması sonucunda, bu alanda 100 ve üzerinde doğru soru cevaplayan 3.227 adayın 579’unun birinci derece akraba olduğu ve bunların da 446’sının karı koca olduğu belirlenmişti.
Önergesinde bu hususlara yer veren CHP’li Şeker, “Bu sınava giren ve bu sınav sonucu mağdur edildiğini savunan bazı vatandaşlar, sınavın genel kültür ve genel yetenek bölümünün de yüzlerce kişiye servis edildiğini ve iptal edilmesi gerektiğini iddia ederek Ankara İdare Mahkemesi’ne dava açmıştır. Yargılama sürecinin sonunda ise, Ankara 1. İdare Mahkemesi ÖSYM’nin Yüksek Denetleme Kurulu ve TÜBİTAK raporlarına istinaden 2010 yılında yapılan yaklaşık olarak 1 milyonu geçkin adayın ter döktüğü Kamu Personeli Seçme Sınavı’nın genel kültür ve genel yetenek kısımlarını da oy birliği ile iptal etmiştir. Yani ÖSYM Başkanlığı tarafından yapılan bir sınav hemen hemen birçok sınavda dillendirilen soruların çalındığı ve başkaları ile paylaşıldığı iddiası bir yargı kararı ile tescil edilmiştir” şeklinde konuştu.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o dönemde sınav güvenliğine ilişkin yapılan eleştirilere karşı, KPSS’nin son derece hassas, milyonların umudu ve geleceği olan bir sınav olduğunu ve CHP’nin insanların aklını bulandırmaya çalıştığını iddia ettiğini hatırlatan Dr. Ali Şeker, “O dönemde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bu iddiaları gündeme getirdiğinde partimizi insanların aklını bulandırmakla suçlayanlar, bugün yargı kararı ile tescil edilmiş bu hak ihlallerinin cevabını vermeyecek mi? Son olarak basında yer alan haberlerde ÖSYM’den ucu Turgut Özal Üniversitesi’nde özel bir odaya kadar uzanan ulusal veri ağından bağımsız 12 kilometrelik bir hat bulunduğu iddia edilmişti. Biz bu iddiaların Meclis’te oluşturulacak bir komisyonla araştırılmasını ve bu şaibelerin aydınlığa kavuşturulmasını istiyoruz” dedi.