İstanbul’un simgelerinden 120 yıllık geçmişi ve yetiştirdiği birçok hekim ile hatırlanan Şişli Etfal Hastanesi’nin taşınması ilçe ve çevrede yaşayanların tepkisine neden olurken, taşınmak istenen hastanenin tekrar yerinde dönüştürülerek eski günlere dönmesini isteyen kişilerce kurulan ‘Şişli Etfal Dayanışması’ bugün bir kez daha Şişli Meydanında eylem yaptı.
Geçmiş günlerde de birçok kez eylemde bulunan dayanışma platformunun yanında bu kez CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ile HDP Milletvekili Züleyha Gülüm bulunurken, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de telefon ile iştirak etti.
Eylemde bir konuşma gerçekleştiren Milletvekili Ali Şeker, “Bize şehir hastaneleri değil, şehir içinde hastane lazım” diyerek konuyu özetlerken, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Toki Rezidanslar Dikti”
Başımıza bir şey geldiğinde şehirde hastane lazım bize. İnsanlar burada yaşıyor, burada hastalanıyor, burada tedavi olmak durumunda. Yoksa Şişli’den Etfal’e gitmek varken Çam ve Sakura’ya 40 kilometre taksi parası ödemek zorunda değil. Gitti, geldi, kontrol yaptırdı derken insanlar bir servet ödemek durumunda kalıyor. Ne oluyor? Sağlığından oluyor. Sağlığını artık tedavi ettiremez hale geliyor. Yıllardır parlamentoda dile getiriyorum, Çapa, Cerrahpaşa’yı, burayı bütçeden yerinde inşa edin diye. Senelerce bu inşayı gerçekleştirmediler. TOKİ, yedi tepeli şehrimizde ‘Yedi Mavi’ diye Zeytinburnu’nda rezidanslar dikti. Çünkü, oralar para kaynağıydı. TOKİ Cerrahpaşa’nın arazilerine el koydu. O üniversite arazilerini arsa yaptılar. Yıllardır bir çivi dahi çakmadılar, bu deprem çıkıp gelene kadar”.
“Depremlerden Ders Çıkarmadılar”
“Hatay’da yaklaşık bir ay kaldım. Orada şehrin dışına, bataklığa yapılan şehir hastanesi bir tedavi dahi yapmadan, içeridekilerin can güvenliğini tehlikeye atarak, hiçbir depremzedeye hizmet veremedi. Şehir hastanesi dışında, devlet hastanesinin bazıları yıkıldı, bazıları çöktü, bazılarının da sadece bahçesi tedavi için kullanıldı. Biz bunlardan ders çıkartmıyoruz. Erzincan’dan, Elazığ’dan, İzmir’den ders çıkartmadık. Bundan ders çıkartmak zorundayız. Ölümünü bekleyen bir şehir olmak zorunda değil İstanbul. Şişlililer de sağlıklarına kavuşabilecekleri bir hastanenin rezidans olması için ne planlar yapıldığını yıllardır biliyorlar.”
“Hatay’da Rant Hesapları Yapıyorlar”
“Hatay’da rant hesapları ile şehrin dışına, bataklığa yaptıkları hastaneler insanların sağlığa ulaşamadan ölmelerine sebep verdi. Enkazdan çıkardıklarımıza ameliyat gerekiyordu, Adana’ya kadar beş saat gitmek zorundaydılar. Büyük çoğunluğu öldü. Bu bedeli kimsenin ödetmeye hakkı yok. Önce devlete çöktüler, sonra devleti çökerttiler. Çöken devletin altında bu milleti bıraktılar. Bundan sonra buna müsaade etmeyeceğiz. Depremlerle ilgili 60-70 milyar dolar topladınız. O geçen 24 yıl içerisinde o hastaneler de bu şehir de 5-6 defa yenilenirdi. Ama bunun yerine neyi tercih ettiler? Yandaşlara koca koca iş merkezleri, alışveriş merkezleri, rezidanslar için Türkiye’nin kaynaklarını kullandılar. Biz ‘deprem için güçlendirme yapın’ derken, onlar ‘Kanal İstanbul’ dediler. Bizim kanala değil, depreme dirençli bir şehre ihtiyacımız var. 15 Mayıs’tan sonra bunu hep beraber gerçekleştireceğiz.”
“Etfal Hastanesi Kırmızı Çizgimizdir”
Açıklamaya telefon bağlantısıyla katılan Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de “Arkadaşlarımızın dediği gibi Şişli Etfal Hastanesi bizim kırmızı çizgimizdir. Mutlaka Etfal Hastanesi’nin yeniden yapılmasını sağlayacağız. 14 Mayıs’ı demokrasi ile taçlandırdığımız zaman bunun önünde kimsenin duracağını düşünmüyorum. Beraber ve bir olacağız. Bu anlayıştan birlikte kurtulacağız” dedi.
Eyleme katılan dayanışma platformu daha sonra yayınladıkları ortak bildiriyi okuyarak sessizce dağıldılar.