Geçtiğimiz hafta Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ile Erzincan’ı ziyaret eden ve orada bir dizi temas gerçekleştiren CHP İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker, Erzincan ziyaretine ilişkin olarak TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak, Erzincan’da kendisine iletilen sorunları ve Erzincanlıların sıkıntılarını dile getirdi. Erzincanlıların sandık için gün saydığını söyleyen CHP’li Şeker, “Erzincan’da işsizlik çığ gibi, icra dosyaları dağ gibi olmuş ama AKP görmek de duymak da istemiyor” dedi.
Konuşmasına 1991-93 yıllarında Erzincan’da, önce sağlık ocağında, sonra da Devlet Hastanesinde başhekim olarak görev yaptığını belirterek başlayan Şeker; “Mecburi hizmetim sırasında 653 vatandaşımızı kaybettiğimiz Erzincan depremini yaşadım ve orada hekim arkadaşlarımızla yaraları sarmaya çalıştık. Bu sefer gittiğimde de gördüm ki hâlâ köylerde kerpiç evlerde insanlar depreme karşı savunmasız, korunmasız. Aradan geçen bunca yıla rağmen hâlâ önlemlerin alınmamış olması yeni tehlikelere de maalesef kapı aralıyor” dedi.
İstanbul’da Bir Apartman Parasına Ormanlarımızı Katlediyorsunuz
Mart Nisan ayında Malatya Milletvekili Veli Ağbaba başkanlığında, CHP Esnaf Masası’yla Erzincan’a gittiğini hatırlatan CHP’li Şeker sözlerini “Geçtiğimiz Mayıs ayında İliç Çöpler Altın Madeni kapasite genişletmesiyle ilgili çalışmaları yerinde görmek için Bursa Milletvekilimiz Orhan Sarıbal’la Erzincan’ gitmiştik. Maden sahası büyütülmek; maden sahasındaki atık havuzunun duvarlarına da dolgu yapılarak yükseltip havuzun kapasitesi artırılmak isteniyor. Çöpler madeni 1. derece deprem kuşağında ve Fırat’ın da kenarında. Karasu’yu -Fırat’ın en büyük kolu- oradan Keban Barajı’nı tehdit ediyor, Karakaya’yı tehdit ediyor, Atatürk Barajı’nı, bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu tehdit ediyor. Çöpler’de yaşanacak bir felaket, özellikle iklim değişikliğinin bu kadar tehlike saçtığı bir dönemde her an Karasu’ya her an Keban’a, oradan da diğer barajlara ve bütün Anadolu’ya zehir olacak. Siyanürle altın ayrıştırılan madenden devlete kalan para çok komik. Daha önce Çanakkale’de, Kaz Dağları’nda altın madeni faaliyetlerinde, bütün işletme süresi olan 25 yıl boyunca Devlete kalacak para 50 milyon dolar demiştim. Düşünün Kaz Dağları’nı yok ediyorsunuz. O bölgede koca ormanları, yetişmiş milyonlarca ağacı yok ediyorsunuz ve devlete kalacak olan para -o da kalırsa- 50 milyon dolar. Yani bir apartman parası İstanbul’da, bizim bunun için ülkeyi tehlikeye atmamamız gerekiyor. İliç’te altın madeni Merkez’in hemen yanındaki Çöpler Köyü’nde. İlçe sakinleri, ‘eskiden biz kalktığımızda kuş sesleriyle uyanırdık, artık kuş sesi duymaz olduk, kuşlar birer birer ölüyor artık kuş türleri ve sayısı da gittikçe azaldı’ diyorlar” diye sürdürdü.
İşsizlik Ödeneğine Başvuran Her Üç Kişiden İkisi İşsizlik Maaşı Alamıyor
Erzincanlıların sandık için gün saydığını söyleyen CHP’li Şeker, “Gelirleri günden güne düşen çiftçi perişan durumda. Erzincan’da işsizlik ödeneğine başvuran 3 vatandaştan ancak birisi işsizlik ödeneği almaya hak kazanabiliyor, icra dosyaları maalesef dağ gibi olmuş. Ziyaret ettiğimiz kahveci geçen sene 33 liraya aldığı şekeri o gün gelen toptancıdan 185 liraya almış. Yani 33 liradan 185 liraya çıkmış, neredeyse 6 katına çıkmış şeker fiyatı. Erzincan şeker pancarını üretiyor, şeker fabrikası var, devletin yani milletin olan o şeker fabrikasını siz Albayraklar’a sattınız. Artık köylüler şeker alamaz hâle geldi, çayı şekersiz içmek durumunda kaldı. Sadece çay değil, orada arıcılık da var ama kendi memleketinde şeker pancarı üretilip şeker fabrikası olduğu hâlde arıcılık yapanlar arılarına şeker alamaz hâle geldi” diye konuştu.
Hayvan Sahipleri Bir Kuzuyu Yaşatabilmek İçin, Diğer Bir Kuzuyu Satıyor
Bağıştaş Köprüsü’nün durumuna da değinen CHP’li Şeker, “Yetmiş yıl önce yapılmış olan bir Bağıştaş Köprüsü’nün halatı senelerdir kopuk ve hâlâ yapılmadı. Bir an önce yapılması gerekiyor. Yol yok, çocuk parkı yok, okullar yok ve insanlar isyan ediyorlar. Geçmişte emekli olanlar, emekli aylıklarıyla çok güzel geçinebilirken, ev alabilirken emekli ikramiyesiyle bugün açıklanan ‘Emekli ikramiyesini iyileştirdik’ dediğiniz rakamlarla evin sadece mutfağını alabiliyorlar. Mutfağın içerisindeki buzdolabına koyacak yiyecek için cebinde para kalmıyor. Oradaki memurlar ‘Bizim batıya tayinimiz çıkarsa, orada nasıl kira ödeyeceğiz, nasıl geçineceğiz diye kara kara düşünüyorlar, korkulu rüya görüyorlar” dedi.
Erzincan İliç’te büyükbaş hayvan sayısı 10 binden 2.200’e; 130 binlere varan koyun sayısı 30 binlerin altına düşmüş durumda. Bu geriye gidişi değerlendiren CHP’li Şeker, “Gerekli tedbirler alınmazsa dünyaca meşhur Erzincan tulum peyniri de tarih olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bir kuzuyu yaşatabilmek için, diğer kuzulara yem alabilmek için diğer bir kuzuyu satıyor hayvan sahipleri. Büyükbaş hayvan sahipleri de yem fiyatlarına artık yetişemez oldular” uyarısında bulundu.
Erzincan altyapısının yetersizliğine değinen CHP’li Şeker, “Erzincan’ın köylerinde telefonlar çekmiyor, internet yok, ‘Gençlerimizi orada tutalım, üretime katalım; tarımda, hayvancılıkta iş yapsınlar’ diyoruz ama orada, hatta Erzincan’ın merkez köylerinde bile internet yok. Refahiye-İliç yolu hâlâ bitirilmemiş, bir an önce bitirilmesini bekliyorlar” diye eleştirdi.
CHP’li Şeker, 7 liradan 28 liraya çıkan mazota yetişemediği için çiftçinin köyündeki tarlasından köyündeki evine traktörle gidip gelemediğini, traktörünü tarlada bıraktığını; borçlarına yetişemeyen çiftçinin en önemli sermayesi olan traktörünü satıp, yarısıyla borcunu ödeyip yarısını da peşinat yapıp daha da çok borçlanarak günü kurtarabilmek için tekrar traktör aldığını belirtti.
Siz Çözmediniz, Biz Geldiğimizde Çözeceğiz
CHP’li Şeker konuşmasında ‘Orada bir köy var, uzakta’ dizeleriyle tanınan Erzincanlı şair Ahmet Kutsi Tecer’in dizelerine de atıfta bulundu ve “Gitmeseniz de kalmasanız da görmeseniz ve görmek istemeseniz de orada bir Erzincan var, sorunları var ve sorunlarına çözüm bekliyorlar, bu sorunları siz hâlâ çözmediniz, biz geldiğimizde çözeceğiz” sözleriyle konuşmasını noktaladı.