Kazdağları Kirazlı/Balaban direniş alanındaydık.
Aylardır #KazdağlarıAltındanDeğerlidir diyerek direnen Kazdağları Savunucuları zorlu kış koşullarını atlatıktan sonra pandemi gerekçe gösterilerek baskı altına alınmaya başladı.
Balaban’daki nöbet alanına çevreciler alınmamaya, nöbet bekleyenlere de yüzbinlerce lira tutarında para cezaları yazılmaya başlanmıştı.
Kazdağları Dayanışması’nın çağrısıyla önce Çanakkale İl Başlanlığımızı ziyaret ettik. İl Başkanımız Metin Ümit Ural ve il yöneticilerimizle yaptığımız sohbetin ardından, İl Başkan Yardımcımız Feride Demirbaş’la birlikte Balaban’a gitmek üzere yola çıktık.
Çan yolu üzerinden Balaban’a 30 kilometrelik yolda 4 sefer aracımız çevrildi. “Yolda patlama var” denilerek “kibarca” geri dönmemiz istendi. Ama elbette yolumuzdan geri dönmedik. Sıcak havada kilometrelerce yürümeyi göze alarak keyifle Balaban’a ulaşan Kirazlılı, Çanakkaleli, Edremitli, İstanbullu çevre örgütleri ve çevrecilerle Balaban direniş alanına ulaştık.
Bin Pınarlı İda’yı sloganlarla, şiirlerle selamladık arkadaşlarımızla. Sonrasında Kirazlı’da yapılan katliamın son durumunu belgelemek için maden alanına geçtik. Oradaki görüntüyle bir kez daha ciğerimiz yandı. Kazdağları dünya mirası. Kazdağları Milli Park ilan edilmeli. Kanadalıların siyanürlü altınına peşkeş çekilmemeli. Bunun için mücadeleye devam etmeliyiz.
Kazdağları’nı savunmaya devam edeceğiz!