ALİ ŞEKER (İstanbul) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
2022 yılının son yasama gününde, bugün, toplanmış bulunuyoruz. 2022 yılında AKP’nin çevre talanlarına maalesef şahitlik ettik; birçok orman katledildi, en sonunda zeytinlikler yok edilerek oradaki termik santrallere kömür ocağı olarak verilmek istendi, köylülerin de mücadelesiyle bu geri çekildi. İliç’te maden faciasında siyanür sızıntısı o bölgeyi olduğu gibi tehdit etti, bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu tehdit edecek bir unsur orada hâlâ daha da büyük tehlike olarak duruyor. Bartın Amasra’da maalesef maden faciasında 41 yurttaşımızı, çalışanı kaybettik. Beyoğlu’nda patlamada 6 yurttaşımızı kaybettik ve olay hâlâ aydınlatılmadı. Çocuklar tecavüze uğradı. Hakkını aramak isteyen işçiler Meclis önünde, memurlar yine Meclis önünde, kadınlar İstiklal Caddesi’nde ve Türkiye’nin dört bir yanında öğrenciler üniversitelerin önünde dövülmeye devam etti. Yani bilindik bir AKP yılı daha yaşadık maalesef. Bizlerin bu başkanlık rejimi altında daha da büyük sıkıntılar çekmemizin son yılı artık. 2023’te başkanlık rejiminden de AKP’nin yarattığı sıkıntılardan da bir bir kurtulacağız.
Son anda, gece yarısı, sabaha karşı 200 milyar lira borçlanma yetkisini Sanayi Komisyonuna getirdiniz. Plan ve Bütçe Komisyonuna getirilmesi gereken bir konuyu gece yarısı önergesiyle bir çırpıda getirdiniz ve burada bütçe Mecliste görüşülürken arkada, Komisyonda bambaşka bir konu, yeni bir borçlanma… Yani daha bütçe çıkmadan orada, Komisyonda yok sayıldı ve delinmiş oldu.
Buraya getirdiğiniz, bu, 200 milyarlık önergeyle 27 tane Fatih Sultan Mehmet Köprüsü yapabiliyoruz. Siz bu parayı ne yapacaksınız? (CHP sıralarından alkışlar) EYT’li için mi kullanacaksınız? Aç kalıp bayılan çocuklar için mi kullanacaksınız? İşsizler için mi kullanacaksınız? Hayır. Yine, kamu-özel iş birliklerinde dövizden dolayı oluşan farkları o müteahhitlere ödemek için kullanacaksınız. Diyorsunuz ki: “Biz 8.500 lira yaptık, herkes seviniyor.” Herkes niye seviniyor? O gün aldığı yumurtadan 604 tane daha az yumurta alan işçi mi sevinecek? O gün aldığı peynirden 7,5 kilo daha az alan, altı ay öncesindeki aldığı maaştan 7,5 kilo daha az peynir aldığı bu maaşa mı sevinecek? 35 kilo daha az bulgur aldığı için mi sevinecek çalışanlar? Maalesef siz çalışanları aşağıda birleştirdiniz yani asgari ücretle birleştirdiniz. Daha önceden asgari ücret oranları Batı’da üçte 1 bile değilken, yüzde 10 bile değilken bizde yurttaşların üçte 2’sini asgari ücrette birleştirdiniz. (CHP sıralarından alkışlar) Sadece işçileri mi? Hayır. Siz memurları da… Daha önce en düşük memur aylığı asgari ücretin 2,35 katıydı, şu anda -biraz önce baktım- bekar bir memur 8.457 lira yani asgari ücretin de altına düşürdünüz memur maaşını. (CHP sıralarından alkışlar) Önümüzdeki ayda yapacağınız yüzde 10, 20 olsa bile 2,35’ten 1,25’e getirmiş oldunuz yani memurları da asgari ücrete mahkûm ettiniz, açlığa, yoksulluğa mahkûm ettiniz. Bugün verdiğiniz 8.500 lira şubat ayında harcanmaya başlanacak. Şubatın 1’inde harcanacak olan para ve o gün 10 bin liraya yaklaşacak olan bir açlık sınırı ve siz insanları açlığa mahkûm etmeye devam ediyorsunuz.
2002 yılında yüzde 73’ü kendi evinde otururken Türkiye’de bugün 2021 yılında -daha 2022 açıklanmadı- yüzde 55’e düşmüş, yüzde 73’ü kendi evinde otururken yüzde 55’e düşmüş arkadaşlar 2021’de yani siz; kendi evinde kiracı, kendi yurdunda yabancı hâline getirdiniz bu milleti. (CHP sıralarından alkışlar) Siz kendi evi olanları da kiracı hâline getirdiniz, getirdiğiniz o fahiş doğal gaz ücretleriyle, getirdiğiniz o fahiş elektrik ücretleriyle, o Cengiz’e ihale ettiğiniz, yandaşa ihale ettiğiniz o elektrik şirketleri aracılığıyla, kendi evinde oturan insanlar elektrik paraları yüzünden kiracı pozisyonuna düştü, kendi dükkanında olan esnaf artık orada kiracı olsa kiradan daha fazla, ondan daha fazla elektrik faturası ödemek zorunda kalıyor yani esnafı, vatandaşı, işçiyi, çalışanı düşürdüğünüz durum maalesef bu. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Tamamlayın sözlerinizi.
ALİ ŞEKER (Devamla) – Yani kendi evinde oturuyor dediklerimiz de Avrupa’nın en kötü standardındaki, çatısı akan, rutubetli, boyası olmayan en kötü standarttaki evlerde oturmak zorunda kalıyorlar. Bizlerin bu süreçten çıkış için çok az bir zamanı kaldı ve bu ülkeyi bu durumdan hep birlikte çıkaracağız. Bunun için 4 ya da 5 ayımız kaldı. Biz, Türkiye’yi bu başkanlık rejiminin etkisinden de AKP iktidarının zulmünden de 6’lı masa olarak hep beraber kurtaracağız.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)