ALİ ŞEKER (İstanbul) – Sağlık Komisyonunda da gündeme getirmiştik, konut dokunulmazlığı 116’ncı maddede şöyle tarif ediliyor: “Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Bunun devamında, iş yerleriyle ilgili “Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan tüm sağlık kurum ve kuruluşları, işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.” diyor. Buradaki durum ne? Bir kişi sağlık tesisinin acil servisine, yoğun bakımına, ameliyathanesine ya da muayene odasına bir hastayla birlikte giriyor ve bu, çoğu zaman şiddeti uygulayan hasta yakını oluyor. Biz daha Sağlık Komisyonunda görüşüldüğünün ertesi günü Konya’da bir olay yaşandı: Acil servise giriyor kişi silahla, yaralının kafasına silahla kurşun sıkıp öldürüyor, sonra doktorun kafasına silah dayıyor, diyor ki: “Benim babama bakacaksın.” Ve sonrasında doktor içeri, odaya kendini kapatıyor; doktorun kapısını kırıp silahla getirip “Babamın tedavisiyle ilgileneceksin, diğerlerine dokunmayacaksın.” diyor.
Şimdi, bugün, yine, Kırşehir’de yoğun bakıma girip yoğun bakımda Covid nedeniyle vefat eden 80 yaşında bir hasta nedeniyle oradaki doktorlara ve sağlık çalışanlarına saldırıyorlar. Yani sağlık tesisi, kurum ve kuruluşlarındaki alanlara giren insanlar, çıkmaya davet edildiği hâlde çıkmadıktan sonra bir saldırıya yöneliyorlar ve bu kişilerin bu tesisten çıkması istendiğinde çıkması gerektiğinin konut dokunulmazlığı gibi değerlendirileceğinin onlar tarafından bilinmesi en azından bundan uzaklaşması açısından bir uyarı olur ve şiddeti daha başlamadan önlemiş oluruz diye değerlendirdiğimiz için biz bunu özellikle verdik. Burada maksat önleyici bir tedbir olsun ve bu cezayla ilgili de bir bilinç oluşsun. Ben sağlık tesisinden çıkmam istendiğinde çıkmadığım takdirde bir şiddet bile uygulamasam ben bunun konut dokunulmazlığını, iş yeri dokunulmazlığını ihlali noktasına geleceğini, çıkmam gerektiğini anlamam açısından önemli diye düşünüyorum.
Bizim sağlıkta şiddetle ilgili sicil istatistikleri maalesef hâlâ tutulmuyor ve bu konuda biz bilgiye sahip değiliz. Bir durumun farkına varacaksın ki, tespit edeceksin ki “Ne kadar sorun yaşıyorsun?” bunun farkına varıp bu sorunun nasıl çözüleceğine dair adım atacaksınız. Bu konuda da sağlık tesislerinde sorunun en çok yaşanma sebebi fiziki altyapı nedeniyle hizmet verememe, izole ortamlarda tanı ve tedavi işlemlerinin yapılmaması neticesinde kolaylıkla o alanlara giren hasta yakınları bu şiddeti maalesef uyguluyor.
Uzun bekleme süreleri, aşırı kalabalık, silaha kolay ulaşabilme, alkollü ve madde kullanarak gelenler şiddet uygulayan bir başka grup, özellikle geç saatlerde acil servislerde sıklıkla yaşadığımız bir durum. Bu kişilerin o alanlardan uzak tutulabilmesi önemli. Bazen personel yetersizliği, bazen güvenlik yetersizliği.
Bir başka sıkıntı da bilgi eksikliğinden, bilgiye ulaşamamaktan dolayı ulaşamadığı bilginin sorumlusu olarak hekimi, sağlık çalışanını görüp ona şiddet uygulayabiliyorlar. Bizim, burada, bu sağlıktaki şiddetle ilgili durum normal, başka sektörlere göre 16 kat daha fazla yani bir konfeksiyon sektöründe çalışanla, bir gıda sektöründe çalışanla, bir market sektöründe çalışanla sağlık sektöründe çalışan arasındaki şiddet farkı 16 kat daha fazla. Onun için önleyici, koruyucu tedbirleri almamız gerekiyor ki bu şiddet daha da fazla artmasın.
Teşekkür ediyorum.
Yasama Yılı: | Ankara Milletvekili Lütfiye Selva Çam ve 117 Milletvekilinin; Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4290) |
Birleşim: | 27 |
Tarih: | 5 |
Tarih: | 29 .03.2022 |