Toprak İşleyenin Su Kullananın Diyen Ecevit Döneminden Yerli Yersiz Her Şeyin Satıldığı Döneme Geçildi
Mecliste görüşülmekte olan 548 sıra sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Tasarısında konuşan CHP İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker iktidara sert sözlerle yüklendi.
“Toprak işleyenin, su kullananın” diyen Ecevit döneminden, yerli yersiz her şeyi satıp “Yerli ve millîyim.” diyen AKP dönemine geçildiğini belirten Şeker, “Suyla ilgili hayata geçirilen düzenlemelerden sonra neoliberal politikaların bir talan etmediği tarımda kullanılan su vardı, o da böylelikle talan edilmiş oluyor. Satmadığınız bir hava kaldı, o havayı da termik santrallerle zehirliyorsunuz. Dünyada 2,1 milyar insan güvenli içme suyundan yoksun. 2050 yılında 3 milyar insan susuz ve kıtlık içerisinde bölgelerden göçmek zorunda kalacak. 4 insandan 1’i suya ulaşamayacak bundan otuz yıl sonra. Küresel ısınma en çok ülkemizi tehdit ederken, ülkemiz çölleşirken biz buna kulak tıkıyoruz ve küresel ısınma bizim derdimiz değilmiş gibi davranıyoruz. Şiddetli fırtınalar, dolular, seller ülkemizi ve dünyayı tehdit ediyor. Tarımda şu anda 1,2 milyar insan doğal felaketlerden etkilenirken önümüzdeki dönemde 1,6 milyar insan tehlikelere maruz kalacak, doludan, selden, felaketten etkilenecek. Türkiye’de yıllık ortalama yağış 500-574 milimetre arasında, dünya ortalaması bin mililitre. Bir yandan yağmur gelmeyecek tarımda, bir yandan siz tarımda kullanılan suyu paralı hâle getireceksiniz, bu çiftçi ne üretecek, ne yiyecek?” ifadelerini kullanarak iktidara sert sözlerle yüklendi.
Projelerinizle Doğayı Geri Dönülemeyecek Biçimde Tahrip Ediyorsunuz
Günümüzde temiz su kaynaklarının hızla azalarak suya erişimin zorlaştığını belirten CHP’li Şeker AKP’nin devam eden projelerini eleştirerek, ”Nükleer santral yapıyorsunuz, o santral Karadeniz’i tamamen tahrip edecek, Karadeniz’in suyunu ısıtacak, Karadeniz’in balığı da artık çıkmaz olacak. Bir de Kanal İstanbul Projeniz var. Çevre tahribatıyla Durusu Terkos Barajı’nın doğusunda kalan kısımdan gelen baraj havzasındaki bütün suyu Kanal İstanbul’la keseceksiniz. Bir taraftan da Sazlı Bosna Barajı’nın batısından gelen suyu keserek İstanbul’un temiz su kaynaklarını bir bir yok edeceksiniz. Sadece bununla da kalmayacak, buradan geçen kanalın o geçtiği bölgedeki bütün yer altı suları da tuzlanacak, oradaki toprak çoraklaşacak ve o Kanal İstanbul’un geçtiği bölgedeki bütün ağaçlar da kesilecek. Üçüncü havalimanı için ve bağlantı yolları için 700 binden fazla ağacı kestiniz. Bu yapacağınız Kanal İstanbul Projesi’yle de daha çok ağaç keseceksiniz ve Trakya’yı da bu konuda mağdur edeceksiniz. Bir yandan İstanbul’un nüfusu 20 milyonlara çıkacakken, İstanbul’un temiz su ihtiyacı daha da artacakken siz Sazlı Bosna Barajı’nı ve Durusu Terkos Barajı’nı tahrip ediyorsunuz”
Halkın Geleceğini Düşünen Bilim Adamlarına Sahip Çıkmalıyız
Ülkemizdeki mevcut su kaynaklarının akıllı sulama sistemleriyle daha iktisatlı kullanılması gerektiğini belirten Şeker devamında, “Ergene kirliliği kanser vakalarını artırıyor dediği için Uzman Doktor Dilek Tucer açığa alındı. Dilovası’nın kanser ovası olduğunu tespit ettiği ve çözüm üretilmesi gerektiğini ifade ettiği için de Onur Hamzaoğlu şu anda hapiste yatıyor. Onur Hamzaoğlu onurumuzdur. Halkın sağlığını düşünen, halkın geleceğini düşünen bilim adamlarına sahip çıkmak, kendine “İnsanım” diyen herkesin boynunun borcudur” şeklinde konuştu.