ALİ ŞEKER (İstanbul) – Aşının bulunuyor olması ve bu süre içinde canlı kalmanın ne kadar önemli olduğunu yani çaresizlikten çareye geçişte insanların bir kere aşıyla ilgili umudunu desteklemek lazım diye düşünüyorum. Tamam, şu anda net değil, bilimsel konuşuyorlar çünkü sonuçları tam almadıkları için insanlara hatalı bir bilgi vermek istemiyorlar ama biz biliyoruz ki virüs çok ciddi bir safhaya geçti ve aralık ayında da aşının Türkiye’de de uygulanması mümkün. Türkiye’de uygulanan aşıların da antikor oluşturma düzeylerinin gayet iyi olduğunu dün Bakanımız da açıkladı. Şimdi burada, aşı karşıtlığı gerçekten dünyada çok gelişiyorken aşıyla ilgili en ufak bir olumsuz cümlenin burada geçmemesi gerektiğini ben de düşünüyorum. Çünkü yıllar içerisinde 100’ler, 150’lerde olan aşı karşıtlığı, aşı yaptırmama şimdi binlere, on binlere doğru gidiyor. Bunu kabul etmek mümkün değil, bizim bu konuda çok daha dikkatli olmamız gerekiyor.
Süreyya Sadi Bilgiç Bey’e ben özellikle uyarıda bulundum, kimsenin konuşurken maskesini çıkartmaması gerektiğini. Bu konuda ben arkadaşlarımı da uyarıyorum, herkes kendi arkadaşlarını da uyarsın; bu işi ciddiyetle uygulasınlar. Gerek dün Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısında Komisyon Başkanını defalarca uyardım, geçen hafta da uyarmıştım; o uyarılarımıza rağmen insanlar hâlâ konuşurken çıkartıyorlar ve herkese hastalık bulaştırıyorlar, bile bile ve bilimi reddede reddede. Bunları mutlaka ve mutlaka bir kural hâline getirmek lazım. Eğer bir kişi televizyonda, yayında göstereceğim diye maskesini çıkartıyorsa ve orada insanları tehlikeye atıyorsa bence herkes çıksın gitsin, dinlemesin.
Teşekkür ederim.