ALİ ŞEKER (İstanbul) – Sayın Bakanım, Türkiye’nin en acil sorunları sizin Bakanlığınızda ve aileler maalesef çözüm bulamadıkları için, umutlarını tükettikleri için ve sosyal devlet tamamen ortadan kalktığı için umutsuzluğa kapılmış durumdalar. Bu umudu yeniden canlandırma göreviniz ve sorumluluğunuz var. Bu konuda üzerinize düşeni yapmanız gerekiyor.
İşsizlik konusunda, Başkanlık rejimine geçmemizle birlikte Türkiye’de rekor işsizlik oluştu ve gençlerin neredeyse üçte 1’i işsiz. “İş vermek zorunda değiliz.” demişti Cumhurbaşkanımız geçen bir konuşmasında ama iş vermek zorunda olmadığı o gençlerin ödeyemeyeceği çok ağır kamu-özel ortaklığı borçlarına mahkûm ediliyor o gençler. O gençler bunları nasıl ödeyecekler? Bizim bu işsizlik boyutu tarihin en ileri boyutunda ve parlamenter sisteme geçişe tekrar bir ihtiyaç var, parlamenter sisteme dönme ihtiyacı var. Dünyanın başkanlık rejimiyle yönetilen bütün ülkelerinde hep işsizlik rekor kırıyor, yolsuzluk rekor kırıyor, yoksulluk had safhaya çıkıyor. Biz bu konuda uyarılarımızı yapmıştık ama maalesef, o uyarılarımız halka ulaşmasın diye yayınları kesmiştiniz. Bugün, yine burada yayınları kesiyorsunuz; insanlar, burada ne konuşuldu, bütçeleriyle ilgili ne ortaya çıkacak, bunu göremiyorlar.
Bir de bir garabet var bu yeni başkanlık sistemindeki bütçe uygulamasında. Eğer biz kabul etmezsek bütçe 100 milyar lira daha fazla artıp uygulamaya sokulacak. O zaman halkın denetleme hakkı nerede kaldı? Halkın bütçe üzerindeki hangi alanlara harcama yapacaklarına dair yetkileri tamamen gasbedilmiş oluyor ve demokrasiden de uzaklaşmış oluyoruz.
Şimdi, İŞKUR alımları konusunda… Maalesef, İŞKUR’larda genelde işte AKP partizanlığıyla insanlar alınıyor ve bazı alımlar da boş bırakılarak onların yerine de “Sonradan ihtiyaç çıktı.” deyip yine ek kadrolar yerleştiriliyor. Bu İŞKUR konusundaki yolsuzlukları gidermeyi nasıl düşünüyorsunuz? Çünkü bu intihar edenler sadece AKP’li değil, sadece CHP’li değil, sadece MHP’li değil. Bu konuda hakkaniyetli davranmanız gerekmiyor mu? Gerçekten bir eve bir para girmiyorsa o aile sefalet içinde kalıyor.
Bugün emeklilerimizin durumuna gelince, emeklilerimizin 1 milyon 100 bini, 1.100 liranın altında ücret alıyor ve böylesi bir şeyde geçim imkânı bulamadığı için ikinci işlere yönelmek durumunda kalıyorlar. Bu konuda da emekli maaşlarını artırmayı, onu iyileştirecek bir düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz? Çünkü sosyal devletten gittikçe uzaklaştıkça ve aileler onlar üzerinden kendi geleceklerini kuramadıkça, aile dayanışması yapamadıkça -ki gençler işsiz- dediğim gibi emekli maaşına bakıyorlar. Emekli maaşlarının da maalesef dişe dokunur hiçbir tarafı yok, bin lira, 1.100 lira civarında.
Şimdi, bu siyanürle intiharlar vakası, maalesef, sosyal bir cinayet ve sosyal devletin katledilmesi demek. Psikiyatri hastaları var ve psikiyatri hastaları hiçbir işe giremiyorlar. Giremedikleri gibi bunların sağlık ödentileri de kendileri tarafından yapılmak durumunda kalıyor. Tedavi de olamıyorlar, bu konuda da çok ciddi dramlar yaşanıyor.
Bizim “temel vatandaşlık geliri” gibi bir vatandaşlık geliri düşünüyor musunuz? Biz daha öncesinde “aile sigortası” dediğimiz bir kavramı Cumhuriyet Halk Partisi olarak getirmiştik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Şeker, lütfen tamamlayınız.
ALİ ŞEKER (İstanbul) – Bu olmuş olsa, hiç olmazsa bu dramlardan dolayı bu insanlar hayatlarına son vermezler.
Teşekkür ediyorum.