13/04/2016 tarihli Avrupa Birliği Uyum Komisyonu

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Şimdi, Siyasi Etik Kanunu Teklifi’yle ilgili görüşüyoruz. Biliyorsunuz bakanlar üzerinden, maalesef olumsuzluklar ve bu tür istismarlar daha çok onlar üzerinden yürüyor ve şeffaflık ilkesine aykırı davranışları Türkiye’yi de uluslararası kamuoyu önünde küçük duruma düşürüyor. Malumunuz, bakanın işte, çocuğunun evinde 7 tane çelik kasa çıkıyor, birisinin kolunda 780 milyon liralık saat çıkıyor, o dönemin Başbakanının oğluna 99 milyon 990 bin dolar para aktarılıyor resmî, banka üzerinden. Bu işlerin daha çok icra organları üzerinden yürüdüğünü biliyoruz ve çocukları üzerinden yürüdüğünü biliyoruz.

Bu düzenlemeler de genel olarak, işte, milletvekillerine yönelik bir uygulama. Az önce de arkadaşlarımızın belirttiği gibi, milletvekili olmayan bakan hiçbir yaptırıma muhatap değil.

Biliyorsunuz, daha önce işte, Türkiye’nin yönetimini, idaresini yürütenler, işte “Sevda Tepesi” gibi bir yerin imarıyla ilgili bir görüşmenin akabinde gidip 100 milyon dolarlık bir parayı doğrudan hesaba yatırabilecek kadar bu iş açık açık yapılıyordu. Bunların hiçbirisini kabul etmek doğru değil. Eğer devlet idaresinde olan bir kişinin kendisi, birinci, ikinci derece yakını üzerine bir para, bir hediye gönderiliyorsa ve bu seyrediliyorsa bu konuda ciddi bir zafiyet var demektir. Bunları önlememiz lazım, engelleyecek yaptırımları getirmemiz lazım diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.