ALİ ŞEKER (İstanbul) – Öncelikle Hayvan Hakları Araştırma Komisyonunda emek veren arkadaşlarımızın emekleri için çok teşekkür ediyorum ama bunları kale almayanlara da yazıklar olsun diyorum. O kadar uzun zaman emek vererek, herkesin görüşü alınarak bir çalışma yapıldı ama maalesef ondan eser yok burada.
Bizim bu kısırlaştırmayla ilgili, hani belediyelere bir bütçe tanımlansın diyoruz ama bunun mutlaka tahsisli olması lazım. Yoksa o bütçeye bir türlü sıra gelmez. Gelmediği zaman da bu işler düzene girmez. Bunun için mutlaka onun kısıtlanması ve bu iş için kullanılmasını zorlamak gerekiyor yapılacak düzenlemede. Bir yandan HES’ler balıkların yaşam hakkını elinden aldı, madenler, bir yandan yangınlar. Doğadaki bu tahribat oradaki çok sayıda hayvanı da aramızdan aldı.
En son Validebağ’daki doğal ortamı, koruyu suni çimle ve yollarla tahrip etmeye çalışan bir anlayış var. Oradaki kirpinin de bir hakkı var, oradaki sincabın da bir hakkı var, oradaki doğal ortamda yaşayan kertenkelenin de bir hakkı var. Artık bunlara bu hakkı tanımak gerekiyor. Bu da doğal yaşamı savunmak da hayvan haklarını savunan arkadaşlarımızın bir alanı olmalı diye düşünüyorum ve bu kanun da buna yönelik düzenlemeler yapmalıydı.
Urfa’da bir kuduz vakası: İşte daha yeni bir çocuğumuzu maalesef kuduzdan kaybettik. Bu hayvanların takibi için kimlik tanımlama ve çiplerle bunların mutlaka izlenmesi önemli. Aşıları var mı, yok mu? Bunun yaygın ve etkin bir şekilde uygulanması gerekiyor ki çocuklarımızı biz bu çağda kuduzdan kaybetmeyelim.
Hayvana şiddet konusunda da… Hayvana şiddet sonrasında işte, kadına şiddet, çocuğa şiddet; bunlar, aslında birbirinden ayrılamaz alanlar. Bunları etkin cezalandırmadığımız takdirde bunun önünü alamayız. Bunun önünü almak için mutlaka etkin cezalar uygulanması gerekiyor. İki gün, üç gün olsa bile bir kişi bir hayvana şiddet uyguladıysa, canavarca hislerle hayvana eziyet ettiyse bunun en azından bir cezaeviyle tanışıp… Yani böyle, aylarca, yıllarda değil belki, kanunlar buna cevaz vermiyor ama bir gün bile, üç gün bile yatması bir daha böyle bir yola girmeyeceği gibi, çevrede de buna tevessül edenlerin buna tevessül etmemesine de bir olanak tanır.
“Cinsel saldırı”, “cinsel istismar” olarak mutlaka bunun düzeltilmesi gerekiyor “cinsel ilişki”nin. Sanki normal bir şeymiş gibi burada yer alması doğru değil. Bunun mutlaka Genel Kurula gelmeden düzeltilmesi gerekiyor.
Bir başka sorun havai fişekler. Özellikle kuşlara çok ciddi manada zarar veriyor. Ben hafta sonu Büyükçekmece’de…. Sumrular var, kuşların Büyükçekmece Gölü’nün, hemen baraj gölünün önünde yuvaları var ve oraların artık korunması gerekiyor. Yani kala kala ufacık birkaç tane adacığa sıkışmış durumdalar. Hâlbuki o kuşlar çok geniş alanlarda gelip konaklayabiliyorlardı. Şimdi oraların hepsinde beton kütleler var oralara maalesef çarpıyorlar. Onların da yaşam hakkı ellerinden alınmış oluyor. Havai fişek yerine artık hologram var, “drone”lar var, ışık gösterileri var; bunlar, eğer yapılmak isteniyorsa kullanılarak hayvanlara zarar vermeden bu tür gösteriler yapılmış olur.
Kürklerin Türkiye’ye girişi de önlenmeli. Kürklerle ilgili mutlaka bir düzenleme yapılmasını arkadaşlarımız önermiş ama bu konuda mutlaka bir düzenleme yapılması gerekiyor gerek ithalatının gerek Türkiye’de bu hayvanların öldürülmesinin önüne geçmek gerekiyor. Yine, para karşılığı dünyanın dört bir yanından gelip bizim doğal ortamımızda bulunan canlılarımızı hayvanlarımızı öldürtmememiz gerekiyor, onların istedikleri gibi bizim doğal ortamımızı tahrip etmelerine müsaade etmemek gerekiyor.
Ben, bu, siyaset konusuna geleceğim. Siyaseti herkes yapmalı çünkü siyaset hayatımızın her alanını belirliyor. Bu hayvan hakları yasasını da belirliyor. Nasıl bu hayvan hakları yasasıyla ilgili dört ay burada bir çalışma yapıldı ve bu yok sayıldı ise bu bir siyasi tutumdan kaynaklanıyor. Onun için herkes mutlaka, hayvan haklarıyla ilgili de çalışma yapsa, insan haklarıyla ilgili de çalışma yapsa mutlaka siyasetin içinde olmalı ve siyaseti kötü bir şeymiş gibi algılanmamalı. Siyasetin insana, doğaya ve hayvana hizmet etmesi için katkı vermeli ve siyasetin etik kurallara göre yapılması için de herkesin zorlaması gerekiyor.
Hepinize teşekkür ediyorum.