ALİ ŞEKER (İstanbul) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
İki gün önce gece yarısı Zaporijya’da çatışmalar meydana geldi. Çernobil’in hemen yakınındaki, Çernobil’den 6 kat fazla reaktörü olan, 10 kat fazla nükleer kirlenmeye yol açabilecek olan bir santral önünde çatışmalar meydana geldi. O gece sabaha kadar Avrupa da uyuyamadı, dünya da uyuyamadı ve siz bu kadar tehlikeli bir santrali Akkuyu’ya layık görüyorsunuz. Akkuyu’ya bu santrali yapan Çernobil’in sabıkalısı Rosatom, onların yaptığı bu santral Ecemiş fayının üzerine yapılıyor ve siz nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz? Yani bütün Avrupa “temiz enerji” derken, bu temiz enerji konusunda artık nükleer enerjinin de belli bir yere oturtulacağı kesinken ve güneş enerjisiyle ilgili fiyatlar 3-3,5 sent düzeyine düşmüşken biz niye çocuklarımızı, torunlarımızı 13,5-15,5 sent fatura ödemeye mecbur ediyoruz? Şu anda 3-3,5 sente alınan elektriği bugün bu fiyatlara verirken bunun 4 katı fiyatla alınan nükleer santraldeki o elektriği bu ülke insanına, çocuklarınıza, torunlarınıza ödetmeyi nasıl reva görebiliyorsunuz? Geldiğimiz durumda herkes kendi evinde kiracı, kendi dükkânında kiracı durumuna düştü ve kendi yurdunda yabancı durumuna düştü vatandaşlarımız ve bugünün fiyatlarının 4 katı fiyata siz bu santralin elektriğini alma garantisi veriyorsunuz; bu, gelecek kuşaklara karşı büyük bir ihanet.
Nükleer güvenlik konusunda bu kanunu ayın 9’una kadar yetiştireceğiz diye son dakikada yumurta kapıya dayandığında getirdiniz tabiri caizse. Daha önce Anayasa Mahkemesi biliyorsunuz iptal etti bunu daha önce çıkan yönetmelik de tarihi içinde çıkmadığı için iptal olmuştu.
Nükleer konusu çok ciddi bir konu. “Hızlı tren yaptırdık.” dediniz yandaş müteahhitlerinize, ki hızları bile sınırlı, ona rağmen kaza yaşandı, Ankara’nın göbeğinde yaşandı, Pamukova’da yaşandı, Çorlu’da yaşandı. Nükleer santral onlara benzemez, son dakikaya bırakılacak hiçbir şeyi affetmez nükleer santraller ve onlar ölüm olarak karşımıza çıkar. O sizin 700 milyon euro, 80 milyon euro teminatlarınız hiçbir şey ifade etmez. Trilyonlarca dolar zarara uğratırsınız ekonomik olarak, manevi olarak da orada yaşayan milyonlarca insanın hayatının hiçbir bedeli yok. Bu anlaşmalarda bazı bedeller, bazı riskler var ki -bunlar da atıkların taşınmasından nükleer santralde yaşanabilecek kazalara kadar- bu kanunda düzenleme yapma ihtiyacı duyuyorsunuz.
Biz bu konuda yaptığımız düzenlemelerde denetim yetkisini kime veriyoruz? Taşerona veriyoruz. Siz, artık nükleerde de taşeronu getirmiş bir iktidarsınız. Bütün kurumlarda, kamuda, özelde taşeronu yerleştirdiniz; bu kadar ciddi bir konuda, nükleer atıkların taşınmasında da taşeron sistemine geçiyorsunuz. Bu nükleer atıklar Antalya’dan geçecek, Çanakkale’den geçecek, Marmara’yı boydan boya katedecek; sonra İstanbul’dan, İstanbul Boğazı’ndan milyonlarca insanın yanından geçecek ve siz, burada 50 milyon-60 milyon dolar ceza verilecek diye bunun caydırıcı olacağını düşünüyorsunuz. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bu, çocuklarımıza yapabileceğimiz bir haksızlık.
Isparta’da mevcut çalışan elektrik santralinde elektrik sistemini ayakta tutamayan anlayış, gelecek, nükleer santraldeki tehlikelerle başa çıkacak. Siz, mevcut altyapıyı yenilemediğinizden kaynaklanan sorunları çözemediğiniz için Isparta’da insanlar günlerce elektriksiz kaldı ve tekrar kalıyor. O şirketler ne yapıyor? Teminat bedellerini ikide bir artıyor, hiçbir yatırım yapmıyor ve siz de denetlemiyorsunuz, onlara ceza da vermiyorsunuz.
Çevre Mühendisleri Odası sizi uyardı, Elektrik Mühendisleri Odası uyardı, TMMOB uyardı, Nükleer Karşıtı Platform uyardı ve siz, onların hiçbirini dinleyip buraya çağırmadınız, getirmediniz.
AHMET AKIN (Balıkesir) – Biz de uyardık.
ALİ ŞEKER (Devamla) – Yerel yöneticileri de Sinop’ta ÇED raporu için topladığınızda Belediye Başkanını dahi o toplantıya almadınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun.
ALİ ŞEKER (Devamla) – Bu, Türkiye’ye yapılmış büyük bir ihhanettir. Bazen bazı yatırımlarda geç kalmak avantajdır. Dünya füzyon teknolojisine giderken, dünyada güneş enerjisi ve rüzgâr enerjisi maliyetleri bu kadar düşmüşken bu yatırıma girmek ihanettir, cinayettir; bu cinayete ortak olmayın. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)