01/03/2022 tarihli Genel Kurul konuşması

CHP GRUBU ADINA ALİ ŞEKER (İstanbul) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Yurt dışına göç eden hekimlerin göç etme sebeplerine ilişkin olarak söz aldım ancak sözlerime başlamadan önce, hemen yakınımızdaki savaş ikliminin bir an önce son bulması için herkesin üzerine düşen görevi yapmasını ve bu ölümlerin, bu vahşetin bir an önce son bulmasını diliyorum.

Biliyorsunuz, 1 Mart tezkeresi geldi bu Meclise ve o geçemedi bu Meclisten. Bu onurlu tarihe sahip olan bir Meclis olarak on dokuz yıl önce Irak’ın işgali için bizden bir tezkere geçirmemiz istendi ve o gün o tezkereye “hayır” diyenleri de saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, uzun süredir yoğun bir hekim göçü var. Daha önce önlük giydik sizin dikkatinizi çekmek için, maalesef görmediniz; kask taktık sağlıkta şiddetle ilgili, görmediniz. Ben burada dikkatinizi çekmek için reflektörü açmak istiyorum, yüzünüze tutmak istiyorum. Siz durumun ciddiyetinin farkında değilsiniz maalesef; siz umursamıyorsunuz, sağlıkçıların içinde bulunduğu durumu ve halkın içinde bulunduğu durumu umursamıyorsunuz, hekim göçünü hiçbir şekilde dikkate almıyorsunuz.

Bu kadar yetişmiş insanımız yurt dışına giderken siz niye hekimlere yönelik verdiğiniz sözü yerine getirmediniz? Buradan oy birliğiyle geçen, hekimlerin haklarının iyileştirilmesine yönelik önergenin Komisyonda geri çekilmesine karşı niye ses vermediniz, niye dikkat çekmediniz? 2012 yılında 59 hekim yurt dışına çıkarken ilk bir ayda, ocak ayında 196 hekim yurt dışına çıktı. Düşünebiliyor musunuz, eskiden bir yılda çıkan hekim, şimdi bir haftada Türkiye’yi terk ediyor. Bu 2021 yılında, geçtiğimiz 2021 yılında 1.405 hekim yurt dışına çıktı dedik, hiç umursamadınız. Ocak ve şubat ayında toplam 353 hekim yurt dışına gitmek için başvurdu, 353 hekim yani yıla vurduğumuzda 2.000 ila 2.500 doktorumuzu biz kaybedeceğiz. Bu doktoru kaybedince ne olacak? Orada kuyruklar daha çok artacak, birçok ilde uzman hekim bulamayacağız. Biz bunları niye yaşıyoruz? Siz üzerinize düşeni yapmadınız, hekimlerin şartlarını iyileştirmek için gerekli kanuni düzenlemeyi yapmadınız diye biz bunları yaşıyoruz. Toplam 3.825 hekim Türkiye’yi terk etti 2017’den beri. Bizim, doktorların geleceğini dışarıda aramasının sebeplerini bir bir araştırıp, ortaya koyup çözüm üretme sorumluluğumuz var ve ben sizleri göreve davet ediyorum. Vatandaşlar muayene olacak hekim bulamıyor, cerrah kadroları artık boş kalıyor ve oralarda, cerrahi dallarında ihtisas yapacak olan, asistan olacak kişiler yabancı dil kurslarına gidiyorlar, oralarda geleceklerini arıyorlar. Hekimler seslerini duyurmak için iş bırakma eylemleri yapıyorlar, bu sefer yöneticiler çıkıp “Size disiplin sopasını gösteriyoruz.” diyorlar; siz hâlâ durumun ciddiyetini anlayamamışsınız. Hekimler acilin dışında bu eylemleri yaparken siz, hâlâ, üzerinize düşeni yapmak konusunda bir şey yapmadığınız gibi, sopa gösteriyorsunuz.

Tabip Odaları, sendikalar üzerinden bölünmeye çalışılıyor, sağlıkçılar ile hekimler birbirine düşürülmeye çalışılıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil.

Biz, sağlıkta şiddet yasası, etkin bir şiddet yasası çıkaralım dedik. Daha bugün, Doçent Doktor Aslan Öcal, Gülhane Askerî Tıp Akademisinde, eski Askerî Tıp Akademisinde darbedildi. Niye darbedildi? Randevusu yoktu, muayene olabilmesi için randevu alması gerektiği söylendiği için. Adalet dağıtacak hâkime dokunanı nasıl hemen tutukluyorsunuz? Niye şifa dağıtan bir hekimi darbedeni, şiddet uygulayanı kamuoyu baskısı olmadıkça tutuksuz yargılamaya devam ediyorsunuz?

2021 yılındaki Tıpta Uzmanlık Sınavı sonucunda tam 497 çocuk sağlığı asistan kadrosu boş kaldı, 87 çocuk cerrahisi kadrosu boş kaldı, 365 acil tıp kadrosu boş kaldı. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu, uzman olmadığı için Anadolu’da da Türkiye’nin dört bir yanında da uzman hekim bulamayacaksınız demek ve siz hâlâ umursamamaya devam ediyorsunuz. Bu partiler üstü bir mesele. Bu meselenin nasıl…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Buyurun Sayın Şeker.

ALLİ ŞEKER (Devamla) – 14 Mart gelmeden önce gelin, Millet Meclisi olarak hekimlere hak ettikleri bu iyileştirmeleri yapalım.

Biliyorsunuz, yıpranma hakları, yıpranma paylarıyla ilgili düzenleme gerekiyor, ağır çalışma koşullarının düzeltilmesi gerekiyor, düşük ücretlerin arttırılması gerekiyor. Yoksulluk sınırının altında bir ücreti, uzman hekime layık gören bir ülke, hekimlerini kaybetmeye devam eder. Bunu da engellemenin yolu bu düzenlemelerin bu Meclisten çıkmasından geçiyor. Onun için, emeklilikte de hekimlerin çok ciddi sorunları var, emeklilik haklarıyla ilgili de mutlaka düzeltmeler yapmamız gerekiyor ve bunu yapacak olan bu Meclis hiçbir şekilde bu sorumluluğunu yerine getirmiyor. Artık yeter, sorumluluğunuzu yerine getirmenizi bekliyoruz. Lütfen dikkatinizi artık hekimlerin sorunlarına verin diyorum. (CHP sıralarından alkışlar)